Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Osman Dikmen

Eleştiri ve eleştiriye açık olmak

Yapılan eleştirilerle baş etme yollarını biliyor musunuz? 

Eleştirileri kabullenmek özellikle sosyal ortamlarda insanların en zorlandığı durumların başında geliyor. Kişiliğimize yönelik yapılan eleştiriler zaman zaman üzerimizde kötü etkiler yaratabiliyor. Yapılan tenkitlere karşı alıngan olmamamız gerektiğinin altını çizerken,birazda eleştirilerle başa çıkma yollarını anlatalım . Eleştiriye açık olmak demek elbette herkesin hakkımızda olumsuz yorumlarını kabul etmek ya da hoş görmek demek değildir. Arada çok ince bir çizgi vardır. Eleştirilmek demek aynı zamanda onaylanmamak, kabul görmemek anlamına gelir. Eleştirilere kimi zaman hemen tepki verebiliyoruz. Eleştiriyi yapanla aramıza ister istemez bir sınır koyuyor, alınıp kırılıyoruz. Bütün bunların sebebi de eleştiriyi çok kişisel olarak algılamaktan kaynaklanıyor. Eleştiriyi doğrudan kişiliğimize yönelik bir tehdit olarak algılıyoruz.                       

Öz güven sahibi insanlar eleştiriye nasıl tepki verir?                

Gelişmiş bir öz güven duygusuna sahip olan bireyler eleştiriye iki tür tepki veriyor:  İlki; eleştiriyi tarafsızca, objektif olarak değerlendirmeye çalışıyor. Eleştirinin haklı yönlerini dikkate alıyor ya da çok önemsemiyor ve ilişkilerini bozmuyor. İkincisi; eleştirinin haklı yönleri olsa da durumu çok kişiselleştirmeden insanların farklı düşüncede olabileceğini göz önünde bulundurarak hiç üstünde durmuyor, alınıp kırılmıyor.

Eleştiriyle baş etmek için… 

Eleştiriyle başa çıkmak için önce alınganlık ve mükemmeliyetçilik duygularıyla baş etmek gerekir. Zira eleştiriye en tahammülsüz kişiler aşırı alıngan ve mükemmeliyetçi bireyler arasından çıkıyor. Eleştirinin kimden geldiği de çok önemli. Yakınlarımızdan gelen eleştiri bazen sert olsa da doğru tespitler içerebilir. Söylenenleri kendimize olan güvenimizi yok etmek amacıyla değil, bizi daha iyiye ve doğruya ulaştıracak bir araç olarak görmeye çalışmak gerekir.

Tabi olması gereken budur ama ne yazık ki ülkemizde özellikle de Başyayla’da  siyasi bir takım kişilerin yaptığı yanlışları, bazı konulardaki eksiklerini eleştirince hemen tepki alıyor ve eleştiren kişi eleştirdiği kişilerin siyasi tezine antitez nitelikte olan tezlere tabi olduğu  imajı veriliyor. Yetmezmiş gibi eleştiren kişiye kara propaganda süreci başlıyor. Size bu konuda başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum.

8 Ocak 2019 tarihinde Başyayla ilçemiz genelinde yoğun bir kar yağışı oldu ve topraklarımız adeta suya doydu .Buraya kadar her şey normal. Peki ya bundan sonrası…

Birçok köy ve mahallenin yolları kapandı. Yapılması gereken neydi gerekli mercilerin kapanan  yolları açmak için çalışmaya başlamasıydı ki çalışmalar başladı ve kapalı yolların birçoğu ulaşıma açıldı ama bazı mahallelere  bu çalışma zamanında ulaşmadı. Örnek verecek olursak; Üzümlü köyü Söğütlü Mahallesi’ne bu çalışmalar gereken hızda ulaşmadı ve mahalle sakinleri kapalı olan yolu, kürekle açtı. Peki amaç neydi? Zor şartlarda üretimini sağladıkları sütlerini sağlıklı bir şekilde tüketiciye ulaştırmak ve milli ekonomiye katkı sağlamaktı. Bu zorlu şartlarda üretim zincirine ara vermeden çalışan ve evde oturalım çalışmayalım nasıl olsa sosyal yardımlaşma fonu bize yardım eder düşüncesine kapılmadan kendi ayakları üzerinde duran mahalle sakinlerini  çabalarından ötürü tebrik ediyorum. Bu olay yaşandıktan bir gün sonra Başyayla’da üst düzey bir yönetici sosyal medya olarak kullandığı Facebook hesabında karla mücadele temalı bir paylaşımda bulunuyor. Ben de beyefendinin bu paylaşımına eksiklerin anlaşılması ve giderilmesi adına dostane ve nazik bir tavırla yorum yapıyor, beyefendiyi kar ile mücadele konusunda eleştiriyorum. Beyefendi bana belli bir süre sonra cevap veriyor ve diyor ki;

“Yollar bir saat bile kapalı kalmadı” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Konya'dan bile Başyayla'ya 6 saatte gelebildim” Ben de şöyle cevap veriyorum:

“Konu ile alakalı elimde görseller var” diyorum ve mahallelinin kar ile mücadelesinin fotoğrafını yorumda paylaşıyorum.

Bunun üzerine sayın yönetici benim yorumlarımı ve kendini eleştirel tarza yazılan yorumları siliyor ve beni sosyal medya hesabından engelliyor.

 

Şimdi ben beyefendiye buradan sormak istiyorum;

1- Kar ile mücadele konusunda ki eksiklerini, kendisini eleştiren vatandaşları susturmak ile mi buldu?

2- Konya'dan 6 saate gelmesi ,Başyayla’da kar ile mücadeledeki eksikliği normal mi yapıyor?

Yukarıda yazımda belirttiğim gibi eleştiriye açık olmak gerekiyor.

Sayın yöneticiyi eleştiriye açık olmaya davet ediyorum. Yine de sayın yöneticiye yaptığı hizmetleri için teşekkür ediyorum. Yazıma Yunus Emre'nin şu güzel şiiri ile son vermek istiyorum.

Hak cihana doludur,
Kimseler Hakkı bilmez
Onu sen senden iste,
O senden ayrı olmaz 

Dünyaya gelen geçer,
Bir bir şerbetin içer 
Bu bir köprüdür geçer,
Cahiller onu bilmez 

Gelin tanış olalım,
İşin kolayın tutalım 
Sevelim sevilelim,
Dünya kimseye kalmaz 

Yunus sözün anlar isen,
Mani'sini dinler isen 
Sana iyi dirlik gerek,
Bunda kimseler kalmaz.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER